Yeni Dünya Gençliği'nin 15-16 Haziran Pikniği'nde yaptığı konuşma

Bundan tam 37 yıl önce işçiler ve emekçiler büyük bir direniş gerçekleştirerek şanlı bir tarih yazdılar. 15 Haziran'la başlayıp sokaklara dalga dalga dökülen işçiler, bu kararlılığını 16 Haziran'da da sürdürerek düşmanı, yani patronları, yani yasa koyucuları ve onların kolluk güçlerini dize getirerek üretimden gelen güçlerini bir kez daha gösterdiler.
Biz gücümüzün ne olduğunu iyi biliyoruz. Biz birleşince neler yapabileceğimizi çok iyi biliyoruz. Bunu İspanya’da, Şili’de, Çin’de, Kamboçya’da, Küba’da ve adını sayamadığım dünyanın diğer bütün ülkelerinde ve en şanlısı 1917 Büyük Ekim Devrimi'nde neler yapabileceğimizi gördük. Bu yaptıklarımız ne ilkti ne de son olacaktır.Yaşasın 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi, yaşasın Marksizm-Leninizm.

Buradan Yeni Dünya Gençliği adına genç arkadaşlara da seslenmek istiyorum.
Gençler, genç işçi ve öğrenciler!
Bizim gerçek tarihimiz ne Osmanlı’nın, ne de diğer imparatorlukların tarihidir. Bizim gerçek tarihimiz ne patronların ne toprak ağalarının ne de kemalistlerin yazdığı tarihdir. Bizim gerçek tarihimiz 15-16 Haziran'ında, 1977 1 Mayıs’ında direnen işçilerin yazdığı tarihidir. Devrim mücadelesinde canlarını ortaya koyanların tarihidir. Bizim gerçek tarihimiz M-L' in yani işçi sınıfının mücadele tarihidir.
Tarihini unutma, unutturma.
Son olarak sözlerimi 3 Haziran 1963’de aramızdan ayrılan işçi sınıfının devrimci şairi Nazım Hikmet’in sözleriyle bitirmek istiyorum.

Varılacak yere
kan içinde varılacaktır.
Ve zafer
artık hiçbir şeyi affetmeyecek kadar
tırnakla sökülüp
koparılacaktır...


Zafer sizinle olsun arkadaşlar!
24.06.2007, Yeni Dünya Gençliği

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder